İki Tekerlekli Götürgeç: Bisikletin Tarihi

Bugün dünya üzerinde yüz milyondan fazla bisiklet var. Her ne kadar yollar ve caddeler motorlu taşıtlardan geçilmiyor ve şehir trafiğinde bisiklet tutkunlarına pek yol verilmiyor olsa da gerek nostaljik olması, gerek bir spor dalı olması gerekse yine pek çok keyifli âna bizi iki tekerlek üzerinde taşımasıyla bisiklet hayatın önemli bir parçası olmaya devam ediyor!
 

İki tekerlek üzerinde dengede durabilmek ilk büyük başarı, alınan ilk büyük karne hediyesi, arkadaşlarla ilk binen olmak için yapılan ilk büyük kavgalar, mahallede ilk caka satma aracı! Kabul edin çoğunuzun anılarında önemli bir yere sahip, bisiklet. Şimdi de sizin çocuğunuz için öyle olmalı!

Bir çocuk için özgürlüğün sembolü; yüzünü rüzgara dönüp, pedallara kuvvetle aşılan yollar demek. Bugün yollar, caddeler, sokaklar motorlu taşıtlarla dolu. Pek çok çocuk bisiklete binmeyi, eğer çevresinde bir park ve bahçe yoksa öğrenemiyor veya çok geç öğreniyor. Yalnızca çocuklar için değil tabi, bisiklet tutkusu olan yetişkinler için de durum farklı değil. Hem bir spor dalı olarak hem de keyifli ve nostaljik yanıyla bisiklet oldukça değerli bir binek aracı aslına bakarsanız. Öte yandan, dünya üzerinde bu işi meslek olarak edinmiş çok değerli bisiklet sporcuları ve yine çok önemli bisiklet yarışları da var. Peki, hayatınıza değer katan, anılarınızı çoğaltan bu iki tekerlekli motorsuz aracın tarihi hakkında bir fikriniz var mı? Hem simgesel olarak önemi olan, hem gideceğimiz yere bizi, diğer motorlu araçlar kadar hızlı olmasa da, rahat ve çevreci şekilde ulaştıran bisikletin tarihine ve türlerine göz atmaya hazır mısınız?   

Avrupa’nın “Eğlence atı”

Pedallarla yürütülen ilk bisikletler 1700’lü yılların sonlarında ortaya çıkıyor. Sonra hızla İngiltere, Fransa, Hollanda ve İtalya başta olmak üzere bu tutku bütün Avrupa’ya yayılıyor. İlk bisiklet eşit boyda iki tahta tekerleği bulunan tahta bir bisiklet… Ama bisikletin asıl tarihi 1700’lü yılların sonunda Fransa’da geliştirilmiş araçlarla başlıyor. Daha sonra Almanya’da, Alman Baron Karl VonDrais tarafından geliştirilen bisiklet ise artık tüm Avrupa’da “eğlence atı” olarak anılıyor. Böylece başlayan macera 1800’lü yıllarda modern bisikletin ortaya çıkmasıyla bugünlere kadar sürüyor. 

Bisiklet tarihinden notlar: 
*1791’de Fransa’da doğdu. İki tekerlekli bir oyuncak yapmayı düşünen Sivrac Kontu ilk bisiklet fikrini geliştirdi ve pedalı olmayan Celerifere adını verdiği makineyi geliştirdi. 
*Alman Baron Drais 1817’de bu makinenin üzerine bir gidon ve bir sele oturttu. Yaptığı şeye Draisienne adını verdi. Böylelikle sonraları bir moda haline dönen bu taşıt yavaş yavaş tüm Avrupa’ya yayıldı. 
*Pierre ve Ernest Michaux adında Fransız baba-oğul 1861’de Draisiennein ön tekerlek göbeğine pedal taktılar ve bugün kullandığımız anlamda bisiklet doğmuş oldu. Bu taşıta Velocipede ismi verildi. 
*1865 yılında İngiltere’de Velocipede yapımı işine ilk olarak Coventry Dikiş Makineleri şirketi başladı. 

*1875 tarihine kadar yapılan Velocipede’lerde pedalın bir dönüsü tekerleği de ancak bir defa döndürebiliyordu. Bu nedenle hızın ön tekerleğin büyüklüğüne bağlı olduğu düşünüldü ve ön tekerleğin çapı küçültüldü. Böylelikle Velocipede oransız bir biçim almış oldu. 
*J.B.Dunlop adında bir İngiliz 1888’de önemli bir buluş yaparak Velocipede’i sarsıntılı bir taşıt olmaktan çıkardı ve çok daha rahat ve kullanışlı bir duruma getirdi. 1900’ün başlarında ise bugünkü görünüş ve yapısını kazanan Velocipede nihayet “bisiklet” adını aldı. 

Bisikleti tercih edin çünkü…

Arabalarımız bizi gideceğimiz yere çok daha hızlı ulaştırıyor, diye düşünüyor olabilirsiniz. Farklı bir açıdan bakarsanız yoğun trafikte çoğu zaman yürüsek gideceğimiz noktaya daha hızlı ulaşıyoruz. Elbette karlı ve yağmurlu havalar için durum farklı. Ama bahar ve yaz aylarında açık havada pedal çevirmek ve şehrin trafiğine girmeden eğlenceli yolculuklar yapmak için bisiklet biçilmiş kaftan. Bisikletin pek çok avantajı da var. Her şeyden önce oldukça basit bir araç olması nedeniyle pahalı değil. Uzun süren, pahalı bakımlar da gerektirmiyor. Çok az yer kaplıyor ve park sorunu yaratmıyor.  Bisiklet ile yapacağınız 15-20 km’lik bir hız, yürürken harcadığınız enerjiye eşit! Üstelik gideceğiniz yere hem spor yaparak hem de eğlenerek ulaşıyorsunuz. Araba bunların hiçbirini sağlamıyor. 

Bisiklet Türleri Nelerdir?

Pek çok farklı türde bisiklet var. Sporcuların kullandıkları farklı, amatörlerinki farklı ve bunların da çeşitleri var. Vitesli olanlar, hız bisikletleri, dağ bisikletleri gibi… Siz de bisikletliler kervanına katılmak istiyorsanız öncelikle sizin için en doğru bisikleti seçmelisiniz. 
Bisiklet yalnızca iki tekerlekten ibaret değil. Sizi bir yerden bir yere ulaştıracak olan bu aracın hem güvenliğiniz hem de konforunuz için bazı özellikleri olması gerekiyor. Bisikletler dağ bisikleti, tur bisikleti, yarış bisikleti olarak üç ana gruba ayrılıyor. Bu türlerden hangisini tercih ederseniz edin dikkat etmeniz gereken nokta, bisiklet kadrosunun size uygunluğu. İdeal ölçü şöyle: Ayaklarınız yerde, bisikletin üst borusu üzerinde durduğunuz zaman boruyla aranızda dağ bisikletinde en az 3-4 cm, yarış ve tur bisikletlerinde 2,5 cm boşluk olması gerekiyor. Kadro boyu, bisikletin diğer ölçüleri arasında en fazla önem taşıyan ölçüdür. Bisikletin marka ve modeline göre değişen fiyatlar, genellikle hafiflik, sağlamlık, kullanım kolaylığı-güvenliğiyle doğru orantılı oluyor.

Bisikletleri hobi bisikleti ve şehir bisikleti olarak ayırırsak hobi bisikletlerinin çok amaçlı bisikletler olduğunu söyleyebiliriz. Bu bisikletleri hem şehir içinde hem de kırsal alanlarda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Keyif için bisiklet almak istiyorsanız böyle bir bisiklet tercih etmeniz daha avantajlı Hobi bisikletlerinde hem kadın hem de erkeklerin vücut yapılarına uygun karma kadrolar var. Bisikletin özellikleri ve aksesuarları modele ve fiyata göre değişiyor. Rahat ve sağlam seleleri ve çok vitesli yapılarıyla sürüş kolaylığı da söz konusu.
İşe, alışverişe ya da arkadaşlarınızla buluşmaya bile bisikletle gidecekseniz, kısacası hayatınızın akışında bisiklete fazlaca yer ayıracaksanız şehir bisikletlerini tercih etmelisiniz. Bu bisikletler büyük ve ince lastiklere sahiptir, bu özellikleri dolayısıyla da asfaltta kullanım için idealdiler. Bu tür bisikletlere çanta ve küçük eşyalarınızı taşıyabilmeniz adına sepet de takabilirsiniz.